hands-of-a-scientist-in-the-laboratory-with-a-test-2022-01-12-08-21-48-utc-1200x613.jpg

Tüp bebek tedavisi bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin başvurduğu yollardan birisidir. Tüp bebek tedavilerinde başarı oranı günümüzde oldukça artmıştır. Fakat çeşitli nedenlere bağlı olarak da olumlu sonuç alınamamaktadır. Kişiye bağlı sebepler ve genetik faktörler tedavinin başarısında etkili olduğu gibi süreçte kişilerin bilinçsiz hareket etmeleri de başarıyı düşürebilmektedir. Özellikle de tüp bebek için yaş faktörleri tedavi öncesinde, sonrasında önemli meselelerden olmaktadır.

Tüp bebek tedavilerinde başarıyı etkileyen faktörler arasında anne adayının yaşı oldukça önemlidir. Annenin yaşı ilerledikçe başarılı gebelik oranı azalmaktadır. Başka etkenler de devreye girmesine karşın 35 yaş altı anne adaylarında tüp bebek tedavisinin başarı oranı yüzde 68-70 arasında olmaktadır. 42 yaş üzerindeki kadınlarda ise tüp bebek başarı oranı yüzde 10’lara kadar düşebilmektedir. Anne adayından elde edilecek yumurtanın sayısı ve yumurtanın kalitesi yaşla birlikte düşmektedir.

Tedavide anne yaşının yanında yumurta kalitesi, sperm kalitesi, önceki hamilelik durumları, rahmin hamileliğe uygunluğu gibi birçok etmen tedavinin başarısını etkilemektedir. Kesin başarı oranı vermek zor olmakla birlikte detaylı hekim kontrolü sonucu başarı oranı hakkında bilgi verilebilmektedir.

Tüp Bebek Tedavisi Kaç Yaşında Yapılmalı?

Tüp bebek için yaş faktörleri oldukça önemlidir. Bu yüzden tüp bebek tedavilerinde kadınların yaşı ne kadar gençse başarı oranı da o kadar yüksek olmaktadır. Özellikle 40’lı yaşlardan sonra tüp tedavilerinde başarı ihtimalleri düşmeye başlamaktadır. Çükün 40 yaşından sonra kadınların fizyolojik değişmeleri hızlanmakta, üreme için gereken faktörler zamanla azalmaya başlamaktadır.

Tüp bebek için yaş faktörleri dikkate alındığında çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin 35 yaş altında 1 yıl doğal yollarla bebek sahibi olunamadıysa tüp bebek tedavisine başvurmaları gerekmektedir. 35 yaş üzerinde ise 6 aylık denemede gebelik oluşmadıysa mutlaka bir uzman hekime başvurmaları gerekmektedir. Üremenin sağlıklı olması ve tüp bebek tedavisinde başarı oranının yükselmesi için ne kadar erken tedaviye başlanırsa başarı şansı o kadar fazla olacaktır.

İleri yaşlarda anne adayının yumurta rezervi azalmakta ve üretilen yumurtanın sağlığı düşmektedir. Bu nedenle de gebelik şansız azalmaktadır. Fakat uygun koşulları ola çiftlerde 45 yaşa kadar anne adaylarına tüp bebek tedavisi uygulanabilmektedir.

Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Yükselten Etmenler

Tüp bebek için yaş faktörleri etkili olmakla birlikte başarı şansını arttırılabilir. Bunlar şöyle sıralanabilir:

  • Sperm: Sperm sayının az, kalitesinin düşük, morfolojik yapısının sağlıksız olması başarı şansınız azaltmaktadır.
  • Hormonal dengesizlikler: Hormonal sorunlar için test yapılmalı, ardından sorunlar tedavi edilmelidir.
  • Kilo: Çok kilolu ya da çok zayıf olmak tedavide başarı şansını azaltmaktadır.
  • Yaş: 20-30 yaş en uygun aralık olup 40’lı yaşlardan sonra başarı oranı düşmektedir.
  • Stres: Tedavi sürecinde stres yaşamama tedavi başarısını arttırmaktadır.
  • Vajinal enfeksiyonlar: Vajinadaki enfeksiyon, bakteri, parazit ve mantarlar tedaviyi olumsuz etkileyebileceğinden bunlar tedavi edilmelidir.

Novaart Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezi olarak tüp bebek tedavilerinde başarı oranını arttırmak için gerekenleri yapıyor, en iyi planlamalarla gereken desteği sağlıyoruz.


african-american-doctor-discussing-healthcare-trea-2021-12-09-02-41-56-utc-1200x800.jpg

Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin doğum kontrolü sağlamadan düzenli olarak cinsel ilişki kurmalarına rağmen 12 ay boyunca hamilelik oluşmaması infertilite olarak tanımlanmaktadır. İnfertilite yani kısırlık durumu üreme döneminde bulunan çiftlerin yaklaşık yüzde 20’lik kısmında bu sorun görülebilmektedir. Üreme dönemindeki popülasyonun artması ve sunulan tıbbi tanı imkanlarının gelişmesi sonrasında infertilite tedavisi sunan merkezlere başvuru sayısı artış göstermektedir. Cinsel ilişki sırasında korunmayan çiftlerin normal şartlarda yüzde 85’lik kısmında bir yıl içinde hamilelik oluşması beklenmektedir. İnfertilite rahatsızlığı yüzde 40-45 oranında erkeklere, yüzde 50-65 oranında ise kadınlara ait nedenlerle kendini göstermektedir. İnfertilite tedavisi özellikle son 10 yıl içerisinde ciddi şekilde gelişim göstermektedir. Çocuk sahibi olmalarına imkânsız gözüyle bakılan çiftler bile bu tedavi sayesinde anne ve baba olabilmişlerdir. Kadınlarda görülen kısırlık yumurta yapımının uyarılması ile tüp cerrahisi ve tüp bebek tedavilerinde kullanılan yöntemler sayesinde büyük ölçüde tedavi edilebilmektedir. Kadının yaşının ileri seviyelerde olması ya da yumurtalıklarının verilen ilaçlara gerekli yanıtları verememesi infertilite tedavisinin bırakılmasında etkili bir faktör olmaktadır. Kullanımına 1993 yılında başlanılan mikroenjeksiyon erkek kısırlığının tedavisinde bir devrim olarak tanımlanmaktadır.

İnfertilite Tedavisi İçin İstenen Testler

İnfertilite tedavisi için kadın ve erkeklerden bazı farklı testler talep edilmektedir. Kadınlar için istenen testler;

  • Kan grubu
  • Tam kan sayımı
  • Genetik testler
  • Hormon testleri LH, FSH, estradiol, TSH
  • Serbest T4, prolaktin
  • Mevcut bağışıklığın önceden tanımlanması için HBsAg, antiHBs, antiHCV, RubellalgM-IgG, ToxoplasmalgM-IgG testleridir.

Erkekler için istenen testler;

  • Spermiogram
  • Kan grubu
  • HBsAg, antiHBs, antiHCV
  • Hormon testleri FSH, LH
  • Total testosteron, prolaktin ve TSH
  • Genetik testleridir.

Uygulanacak testler ışığında tedavi sürecinin başlaması ve ilerlemesi adına planlamalar merkezimiz tarafından oluşturulmaktadır. Test sonuçlarında değerlerdeki aşırı düzeltilemez bulgular infertilite tedavisinin bırakılmasında başrol oynamaktadır. Fakat tedavinin bırakılmaması için uzman kadromuz ve son model cihazlarımızdan tedaviden olumlu sonuçlar alabilmek adına üst düzey şekilde yararlanmaktayız. İnfertilite rahatsızlığı olan çiftlerin morallerini yüksek tutarak motivasyonlarını düşürmemeleri tedavi açısından ciddi yararlar sağlamaktadır.

Doktora Ne Zaman Başvurulmalı?

İnfertilite tedavisinin başarı oranını etkileyen önemli faktörlerden birisi kadının yaşıdır. 30 yaş altındaki kadınların 2 yıl, 35 yaş üstündeki kadınların 1 yıl ve daha önce kadın hastalıkları nedeniyle


woman-collecting-blood-samples-for-testing-on-diff-2022-10-07-01-10-29-utc-1200x800.jpg

Kadının 35 yaş altında oluşunda 12 aylık, 35 yaş üstünde oluşunda 6 aylık bir süre boyunca düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye girilmesine rağmen gebelik elde edilememesi durumuna infertilite denir. Günümüzde çiftlerin %15’inde infertilite görülmektedir.

İnfertilite pek çok farklı nedene bağlı olarak gelişebilir. Bu nedenler kadın ya da erkek kaynaklı olabilir. Kadınlara ve erkeklere bağlı olarak gelişen infertilite yüzdelerini şöyle açıklayabiliriz:

  • Kadınlara ait nedenlerle gelişen infertilite %37 oranında
  • Erkeklere ait nedenlerle gelişen infertilite %8 oranında
  • Hem kadın hem erkeğe ait nedenlerle gelişen infertilite %35 oranında
  • Nedeni açıklanamayan infertilite %20 oranında görülmektedir.

Çoğunluğu oluşturan kadınlara ait infertilite nedenleri arasında aşağıdaki maddeleri sayabiliriz:

  • Ovülatuvar bozukluklar %25
  • Endometriozis %15
  • Pelvik adezyonlar %12
  • Tubal blok %11 —
  • Diğer tubal bozukluklar %11
  • Hiperprolaktinemi %7

Erkeğe bağlı gelişen bir infertilite varsa;

  • infertilite süresi önceki dönemlerde fertilite durumu
  • sistemik hastalık olup olmadığı
  • çocuklukta geçirilen hastalıklar
  • gelişim sorunu olup olmadığı
  • ameliyat geçmişi
  • anaboliksteroid, testosteron gibi ilaç kullanımının olup olmadığı
  • gonadal travma hikayesi
  • toksin maruziyeti sorgulanmalıdır.

Akupunktur Nedir, Ne İşe Yarar?

Alternatif tıp alanı kapsamında geleneksel tıbbın bir uzantısı olarak yüzlerce yıl önce Çin’de keşfedilmiş ve 1970’lerde Dünya Sağlık Örgütü tarafından onaylanmış olan akupunktur tedavisi günümüzde romatoid artrit, osteoartrid, bel ve boyun ağrıları ve dispeptik şikayetler gibi farklı alanlarda tamamlayıcı tedavi yöntemi olarak tercih edilmektedir.

Vücudun belirli bölgelerinden enerji kanalları içerisinde seyreden bazı enerjilerin geçtiğine inanılarak saplanan ince iğneler yardımıyla o bölgeler uyarılarak çeşitli hastalıklarda duyulan ağrının hafifletilmesi ya da ciddi rahatsızlık oluşturabilecek semptomların iyileştirilmesi amacıyla hastalara akupunktur uygulanmaktadır. Akupunkturun aynı zamanda psikiyatrik rahatsızlıklara iyi geldiği ve yatıştırıcı bir özelliği olduğu gösterilmiştir.

Doğru uygulandığında güvenli bir yöntem olan akupunkturun yan etkisi azdır ancak yok değildir. Bu yüzden akupunktur uygulaması uzman hekimler tarafından, yetkili merkezlerde uygulanmalıdır.

İnfertilite Tedavisinde Akupunkturun Avantajı Var Mıdır?

İnfertilite tedavisi öncelikle çiftin tedavi programına etkin bir şekilde katılımını gerektirir. Bu süreç içerisinde çiftin sık sık hastane randevularına gitmesi ve yaşam şekillerini bu yönde adapte etmesi gerekir. İnfertilite tedavisi süreci çift için olduğu kadar aileleri ve çevreleri için de maddi ve manevi açıdan zorlu olabilmektedir. Anne adayının etkisi altında olduğu bu stres ortamı gebelik sürecini olumsuz etkileyebilir, infertiliteyi tetikleyebilir.

Akupunktur tedavisinin stresi azalttığı ve korkuları yatıştırdığı yapılan çalışmalarda kanıtlanmış verilerdir. Anne adayına uygulanacak olan akupunktur tedavisi zihinsel ve bedensel olarak sakinleştirici etki göstererek olumsuz duygu durumunu, depresyon, kaygı ve stresi azaltır ve infertilite tedavisi sürecinde başarıyı artırır. Bunun yanı sıra akupunktur uygulaması santral ve periferik sinir sistemine ve nöroendokrin sisteme etki ederek uterusa giden kanlanmayı artırır ve uterin motiliteyi azaltarak fizyolojik iyileşmeye neden olur ve gebelik için uygun ortamın oluşmasına yardımcı olarak infertilite tedavisi başarı olasılığını ve gebelik başarısını artırır.


red-flower-in-man-hand-2022-11-17-16-14-05-utc-1200x951.jpg

Fizyolojik olarak fertilizasyonun gerçekleşmesi için erkekte testiste üretilen sperm hücresinin olgunlaşarak üreme kanallarından geçmesi ve ejakulasyon ile dişi genital sisteminin içine atılması gerekir.

  • Spermin üretilmesinde, olgunlaşmasında bir sorun
  • Spermin iletildiği kanallardaki tıkanıklık
  • Varikosel (testis torbasındaki damarların genişlemesi)
  • Gonadal travma (testislere alınan travma)
  • Hormonal bozukluklar
  • Kronik hastalıklar
  • Geçirilen enfeksiyon
  • Ameliyat öyküsü
  • Anatomik malformasyonlar
  • İlaç kullanımı
  • Mesleki olarak toksinlere maruziyet
  • Sigara, alkol tüketimi gibi durumlarda erkeklerde infertilite görülebilir.

Erkekte İnfertilite Değerlendirilmesi ve Azospermi

İnfertil erkeklerin bazılarında ejakülatta olması gerekenden daha az sperme rastlanır, buna oligozoospermi denir. Bazılarında ise ejakülatta hiç sperm olmaz, bu duruma ise azospermi denir. Ejakülatta anormal sperm hücrelerine rastlanabilir. Kötü kaliteli, az hareketli, anormal morfolojik yapıya sahip sperm hücrelerinin normalden fazla olması durumuna teratozoospermi denir.

Azospermi tıkanıklığa bağlı olan ve olmayan azospermi olarak iki gruba ayrılabilir. Tıkanıklığa bağlı olan azospermide (obstrüktif azospermi) spermin vücut içerisinde iletildiği yollarda bir darlık vardır. Bu darlık geçirilmiş bir cerrahi operasyon, genital enfeksiyon sonrasında edinilmiş ya da doğuştan gelen bir anomali olabilir. Sperm kanallarındaki darlığa bağlı olarak meni çıkışı engellenir ve ejakülatta sperme rastlanmaz. Darlık ya da tıkanıklık cerrahi olarak düzeltilebilir ancak düzeltildikten sonra da ejakülattaki sperm miktarı fertilizasyon için yeterli olmayabilir, bu durumda yine tüp bebek tedavisi gerekir.

Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi (non-obstrüktif azospermi) inmemiş testis (doğumsal olarak inguinal kanalın yukarısında kalmış testis) ya da testis torsiyonu gibi anomaliler sonucu oluşabilir. Temelde yatan bir tıkanıklık ya da darlık yoktur. Tedavi edilebilir ve edilemez türleri vardır.

İnfertilite şikayetiyle gelen hastada genel yaşam tarzının öğrenilmesi, detaylı anamnez ve fizik muayenenin yanı sıra semen analizi (spermiogram) mutlaka yapılmalıdır.

Semen Analizi (Spermiogram Testi) Nedir?

Tüp bebek tedavisinden önce erkeklere uygulanan semen analizi (spermiogram) testi erkekteki üreme fonksiyonunun durumunu öğrenmek amacıyla spermleri incelemek için yapılan bir testtir.

Ejakülasyonda oluşan ejakülat içeriğindeki spermler şekli, sayısı ve motilitesi (hareket kabiliyeti) yönünden incelenir.

Kadının 35 yaş altında oluşunda 12 aylık, 35 yaş üstünde oluşunda 6 aylık bir süre boyunca düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye girilmesine ve rağmen gebelik elde edilememesi durumunda infertilite nedeninin araştırılması için semen analizi (spermiogram) testi yapılmalıdır.

Testler 7 gün arayla 2 kez uygulanır. Semen analizi (spermiogram) testi için testin uygulanacağı günden önce 3-5 günlük bir cinsel perhiz ile birlikte alkol ve kafein alımının da durdurulması gereklidir. Ayrıca testten önce idrar yapılmış, mesane boşaltılmış olmalıdır. Test için hastanede verilen özel steril bir kaba mastürbasyon ile ejakülat içeriğinin boşaltılması istenir. Sperm kalitesini etkileyeceği için test sırasında kayganlaştırıcı benzeri ürünler kullanılmamalıdır. Testin hastanede gerçekleştirilememesi durumunda örnek evde alınabilir ancak en geç 1 saat içerisinde laboratuara götürülmelidir.

Laboratuarda sperm hücreleri özel yöntemlerle mikroskobik olarak incelenir. Gerektiğinde test tekrar edilebilir.


obese-ballerina-2021-09-24-04-02-22-utc-1200x800.jpg

Aşırı kilo ve obezite tüp bebek için olumsuz etkilere sahip olmaktadır. Aşırı kilo özellikle kadınlarda üreme sorunlarının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Hormonal açıdan dengesizliğe sebep olan aşırı kilo yumurtlama aşamasında problemlerin artmasına yol açmaktadır. Bu durum kısırlığa kadar giden sorunları gün yüzüne çıkarmaktadır. Vücutta oluşan fazla yağ dokusu yüzünden artış gösteren insülin direnci diyabet, hipertansiyon ve yumurtlama problemlerine neden olmaktadır. Kendisini gösteren bu rahatsızlıklar sağlıklı bir gebeliğe engel olmaktadır. Aşırı kilo ve obezite tüp bebek için tedavi aşamasında zorlukları arttırdığı için anne adaylarının aşırı kilolarından kurtulması olumlu sonuçlar almaya olanak sağlayacaktır. Obezite nedeniyle hormonal dengede yaşanan düzensizlikler gebe kalmak için uygun düzeni bozmakta ve bu yüzden gebelik şansı son derece azalmaktadır. Yapılan birçok araştırmaya göre aşırı kilo ve obezite ortalama yüzde 20 oranında gebe kalmak ihtimalini azaltmaktadır.

Aşırı Kilo Ve Obezitenin Erkekler Üzerindeki Etkileri

Obezite baba olmak isteyen erkekler içinde üreme aşamasında zorluklar çıkarmaktadır. Aşırı kilo erkeklerde sperm sayısını azaltmaktadır. Obezite düzeyinde aşırı kilolu erkekler normal kilolu erkeklere göre 9 milyon daha az sayıda sperme sahip olmaktadır. Aşırı kilolu erkeklerin yağ dokusunda gerçekleşen östrojen seviyesi artışı aynı zamanda testosteron seviyesinin de azalmasına neden olmaktadır. Testosteron düzeyinde meydana gelen azalma sperm kalitesini ve sayısını düşürmektedir. Bu durum sonucunda sağlıklı bir şekilde çocuk sahibi olabilmek zorlaşmaktadır. Aşırı kilo ve obezite tüp bebek için uygulanan aşamalarda olumlu sonuçlara ulaşmayı güçleştirmektedir.

Tüp Bebek Tedavisi ve Obezite

Uygulamış olduğumuz tüp bebek tedavisinde hastalarımıza yumurta büyütme amacıyla verdiğimiz ilaçlar aşırı kilolu kişilerde maalesef etki oranını azaltmaktadır. Yaşanabilecek olumsuzluklardan bazıları;

  • Kullanılan ilaçların dozları arttırılmak durumunda kalınmaktadır,
  • Tedavi süresi boyunca daha fazla dozlarda verilen ilaçlar nedeniyle maliyette artmaktadır,
  • Aşırı kilolu kadınlarda kilosu normal olan kadınlara göre embriyo tutunma ihtimali daha düşük olmaktadır,
  • Yapılan işlemler nihayetinde embriyo tutunmuş olsa bile düşük riski yüksek olmaktadır.

Özellikle anne adaylarının tüm riskleri düşürmek ve olumlu bir sonuç alabilmek adına tüp bebek tedavisine karar verdikleri zaman fazla kilolarından kurtulmaları fayda sağlayacaktır. Sağlıklı bir tüp bebek tedavisi uygulanacak kadın hastaların vücut kitle endeksinin 35’in altında olması gerekmektedir. Bu şekilde başlanan tedavinin başarı ihtimali azımsanmayacak şekilde artış göstermektedir. Aşırı kilo ve obezite tüp bebek için olumsuz senaryoları güçlendirmekte olduğundan aşırı kilolu hastalara tedaviye başlamadan önce diyet ve egzersiz programı hazırlanmalıdır. Anne ve baba adaylarının az miktarlarda bile kilo kaybı yaşamaları durumunda başarı şansı yükselmektedir. Bu aşamada dikkat edilecek bir diğer konu aşırı hızlı kilo kaybı yaşamanın yarardan çok zararı olacağıdır. Ani şekilde gerçekleşen kilo kayıpları yumurtaların kalitesini bozabileceğinden döllenme aşamasında yeni sorunlarla karşılaşılmasına sebep olacaktır. Destek alınarak düzenli şekilde kilo verilmesi tüp bebek tedavisinde yardımcı olacaktır.


tup-bebek-tedavi-sonrasi-1024x614-1.jpg

Tüp bebek tedavisini tercih eden ebeveyn adayları kararlarını verirken duygusal, fiziksel ve tıbbi yönleri ön planda tutsalar bile bu sürecin finansal yönü de birçok anne baba adayı için önemli bir husustur. Bu noktada bir tüp bebek tedavisi fiyatını ayrı bileşenlerine ayırmak ve toplam maliyeti etkileyebilecek birçok faktörü anlamak, ne bekleyeceğinizi anlamanıza yardımcı olacaktır.

Tüp bebek bağlamında parayla ilgili tartışmalar zor olabilir ve bu kadar yüklü bir konuyu ele almak konusunda gergin hissetmek doğaldır, ancak bu durum ebeveyn adaylarını durdurmamalıdır. Tüp bebek tedavisi gibi duygusal ve potansiyel olarak yaşamı değiştiren bir şey hakkında büyük kararlar verirken, iyi bilgi vazgeçilmezdir. Her düzeyde neyin dahil olduğuna dair güçlü bir anlayış -finansal dahil- sürece net beklentiler ve bir yetkilendirme duygusu ile girmenize izin verecektir. Maddiyatın yanı sıra kısırlığın duygusal bedeli çok yüksek olabilir ve birçok çift, profesyonel bir danışman veya terapistin ek desteğinin ve rehberliğinin çok değerli olabileceğini fark eder. İyi bir tüp bebek kliniği ve uzman seçimi, deneyimlerinizi işlemenize, zor kararlar hakkında netlik kazanmanıza ve tüm doğurganlık yolculuğunuzun iniş ve çıkışlarıyla başa çıkmanıza yardımcı olabilir.

Tüp bebek tedavisi fiyatlarına etki eden faktörler ise işlemin yapıldığı laboratuvar, kullanılan ilaçlar, işlem öncesi yapılan histereskopi gibi işlemlere göre değişiklik göstermektedir. Elde edilen embriyo sayısı transfer edilecek embriyo sayısından fazla ise hastaya dondurma saklama yöntemi önerilebilir (bu işlem ek ücrete tabidir). Tekrarlayan transfer başarısızlığı sonrası hastaya rahim biyopsi işlemi önerilebilir bu durumda da ek maliyet yansıyabilir. Erkek faktörüne bağlı infertilitede sperm örneğinin cerrahi yol ile alınmasına gerek duyulduğu gibi durumlarda ek maliyet yansıyabilir.

Tüp bebek tek bir tedavi değil, bir dizi prosedür olduğundan, sürecin her aşamasında birçok doktor, hemşire ve teknisyen yer almaktadır. Her adım için ayrı ücretlendirme hızla kafa karıştırıcı hale gelebilir, bu nedenle çoğu sağlayıcı IVF döngüsü başına tek bir temel ücret alır ve bu da büyük maliyetlerin çoğunu içerir. Bu döngü başına ücrete tam olarak nelerin dahil olduğu klinikler arasında değişebilirken; ‘genel’ veya ‘tipik’ olarak addedilebilecek bir tüp bebek tedavi süreci bulunmamaktadır. Her vaka farklıdır ve bireysel bir tedavi için gerekli kesin prosedürler değişebilir. Belirli durumlarda hamileliğe ulaşmada yardımcı olabilecek bir dizi başka prosedür, teknoloji ve ekstra hizmetler ve ayrıca bir döngünün toplam maliyetini değiştirebilecek başka birçok faktör de tüp bebek tedavisi fiyatı değişikliklerinde söz konusu olabilir.

NOVAART Tüp Bebek Merkezi Ankara ise bebek sahibi olmak isteyen çiftler için kişiye özel bireyselleştirilmiş tedaviler, tanı yöntemleri ve üst düzey donanımlı embriyoloji laboratuvarı ile uzman tüp bebek doktorları ve kadın doğum uzmanları kadrosu ile günümüzün en iyi ve gelişmiş tedavi seçeneklerini sunmakta ve tüp bebek tedavilerinizi devam ettirmektedir. Bu bağlamda tüp bebek merkezimizde ilaç destekli yumurta takibi, hormon tahlilleri, anestezi altında yumurta toplama ve embriyo transfer işlemleri şeklinde bir paket olarak fiyatlandırılmıştır.


basari-orani-48.png

Tüp bebek tedavisi (IVF), günümüzde bebek sahibi olmak isteyen ebeveyn adaylarının %15’ini etkileyen infertelite yani kısırlık sorunu yaşayan çiftlerin sıklıkla tercih ettiği tedavi yöntemlerinden biridir. Lakin süreç sırasında karşı karşıya kalınan duygusal ve fiziksel maliyetler gibi birçok açıdan kişileri tüp bebek tedavisinin başarı oranını ve denemeye değer olup olmadığını sorgulamaya itmektedir.

Genç kadınlarda gebe kalma olasılığı daha yüksekken yaş ilerledikçe gebe kalma oranı ve canlı doğum oranı azalmaktadır. Canlı doğumla sonuçlanan tüp bebek tedavilerinin başarı yüzdesi 35 yaş altı kadınlar için %32,2, 35-37 yaş kadınlar için %27,7, 38-39 yaş kadınlar için %20,8, 40-42 yaş kadınlar için %13,6, 43-44 yaş kadınlar için %5, 44 yaş üstü kadınlar için %1,9’dur.

Kadın yaşı arttıkça tüp bebekte gebelik şansı azalmaktadır. Tüp bebek tedavisinde 35 yaş altı kadınlarda başarı oranı %60’ları bulurken; 40 yaşından sonra %20’lere düşmektedir. Bunların sebebi ise yumurta kalitesinin yaşa bağlı oluşu ile 35 yaşından sonra gebelik şansının azalmakta oluşudur.

Öte yandan, Fallop tüpleri ne kadar sağlıklı ise tüp bebek tedavisinde başarı oranı bir o kadar yüksektir. Bir veya iki tüpü sıvı dolu ve tüp tıkanıklığı olan kadınlar (hidrosalpinks); olmayan kadınlara göre daha düşük gebelik şansına sahiptir. Kilonun fazla olması ve insülin direnci olması gibi durumlarda ise diyet ve gerektiğinde insülin direncini düşüren ilaç kullanımı da tedavinin başarılı bir gebelikle sonuçlandırılma şansını artabilmektedir.

Sağlıklı yaşam tarzı daha az olduğunda (stres, sigara içmek, aşırı zayıflık veya obezite) tüp bebek tedavisinde başarılı sonuç ve gebelik oranını azalmaktadır. Spermlerin hareketsiz olması, ileri derecede şekil bozuklukları ve azospermi durumları tüp bebek tedavisinde başarıyı olumsuz etkileyebilecek faktörlerdendir. Spermlerde ileri düzey bozukluk olduğunda laboratuvarda kullanılan farklı teknikler ile sorun giderilmeye çalışılabilir ve sağlıklı spermler seçilebilir.

Üzerinde çok az kontrole sahip olunsa da tedavi sürecinin gebelikle sonuçlanması bazı sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ile desteklenebilir. Başarı oranı bir dizi faktöre de bağlı olan tüp bebek tedavisinde bu oran hesaplanırken dikkate alınan temel bazı faktörler ise özetle şunlardır:

  • Yaş
  • Yükseklik ve ağırlık
  • Önceki tam süreli doğumların sayısı
  • Toplam gebelik sayısı (gebelik kayıpları dahil)
  • Kendi yumurtalarınızı mı yoksa donör yumurtalarınızı mı kullanmayı planlıyorsanız
  • Kısırlık sebebiniz (biliniyorsa)

Öte yandan tüp bebek tedavisinde başarıya ulaşma da bu faktörlerin yanı sıra klinik seçimi de birçok açıdan oldukça önemlidir. NOVAART Tüp Bebek Merkezi Ankara ise bebek sahibi olmak isteyen çiftler için kişiye özel bireyselleştirilmiş tedaviler, tanı yöntemleri ve üst düzey donanımlı embriyoloji laboratuvarı ile uzman tüp bebek uzmanları kadrosu ile en uygun tedavi seçeneklerini sunmakta ve tüp bebek tedavilerimizi devam ettirmektedir.

 


asama-asama-tup-bebek-tedavisi_15_11_2016_16_55_46_13.jpg

Tüp bebek tedavisi (IVF), doğurganlık sorunları yaşayan kişilerin bebek sahibi olmalarına yardımcı olan etkili bir yöntemdir. Bu tedavi, kadın ve erkekten alınan üreme hücrelerinin laboratuvar ortamında döllenmesini içerir ve çeşitli aşamalardan oluşur. İşte tüp bebek tedavisinin nasıl yapıldığı ve ne kadar sürdüğü hakkında bilmeniz gerekenler:

 

Tüp Bebek Tedavisinin Aşamaları

 

1. Başlangıç ve Hazırlık Süreci

Tüp bebek tedavisi, kadının adet döngüsünün 2-3. gününde başlar. Bu aşamada, anne adayı hormon ilaçları ile tedavi edilir ve yumurtalıklarının uyarılması sağlanır. Yumurtalıklar olgunlaştığında, yumurta toplama işlemi gerçekleştirilir. Bu süreç genellikle 10-14 gün sürer.

 

2. Yumurta Toplama ve Döllenme

Yumurta toplama işlemi, anne adayının yumurtalıklarından olgun yumurtaların toplanmasını içerir. Aynı gün, baba adayından özel bir odada mastürbasyon yöntemiyle sperm örneği alınır. Bu örnek, androloji laboratuvarında analiz edilerek en kaliteli spermler seçilir. Toplanan yumurtalar laboratuvar ortamında sperm ile döllenir ve embriyo oluşturulur.

 

3. Embriyo Transferi

Döllenmiş yumurta, yani embriyo, gelişmesi için birkaç gün laboratuvarda bekletilir. Embriyo transferi, döllenmeden yaklaşık 3-5 gün sonra yapılır. Bu işlem sırasında, embriyo bir kateter yardımıyla anne adayının rahmine yerleştirilir. Transfer işlemi genellikle ağrısızdır ve kısa sürer.

 

4. Gebelik Testi

Embriyo transferinden sonra, yaklaşık 10-12 gün boyunca beklemek gereklidir. Bu süre zarfında, embriyonun rahme tutunup tutunmadığı ve gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenir. Gebelik testi, kan tahlili ile yapılır ve en kesin sonucu verir. Toplamda, tedavi başlangıcından gebelik testine kadar geçen süre yaklaşık 28-30 gündür.

 

Embriyo Transferi ve Yasal Düzenlemeler

Yasalarca belirtildiği üzere, anne adayının yaşı 35 yaşından küçükse birinci ve ikinci tüp bebek denemelerinde sadece 1 embriyo transfer edilebilir. Anne adayının yaşı 35 yaşından büyükse veya üçüncü ve sonraki denemeleri söz konusu ise 2 embriyo transfer edilebilir. Genç kadınların tedavi sürecinde başarılı sonuçlar alarak hamile kalma olasılığı daha yüksekken, 42 yaşın üzerindeki kadınlar için tüp bebek tedavisi genellikle önerilmez. Ancak, başarıyı etkileyen en önemli faktörün anne adayının yaşından çok kısırlığın nedeni olduğu unutulmamalıdır.

 

Tüp Bebek Tedavisinde Sperm Elde Etme Yöntemleri

Bazı durumlarda, menide hiç sperm görülmeyebilir (azospermi). Bu durumda, TESE, MESA ve PESA gibi cerrahi teknikler kullanılarak testislerden sperm elde edilmeye çalışılır. Bu yöntemler, bebek sahibi olmak isteyen çiftler için alternatif çözümler sunar.

 

Duygusal ve Fiziksel Zorluklar

Tüp bebek tedavisi her zaman hamilelikle sonuçlanmayabilir ve hem fiziksel hem de duygusal olarak zorlayıcı olabilir. Bu süreçte, iyi bir kadın doğum veya tüp bebek uzmanına danışmak, sorunun kaynağına inerek en uygun tedavi seçeneklerini sunmak adına önemlidir. Düzenli bir cinsel hayata rağmen çocuk sahibi olamayan çiftler, 35 yaş altındaysa 1 yıl, 35 yaş üstündeyse 6 ay sonra bir infertilite uzmanına başvurmalıdır.

 

NOVAART Tüp Bebek Merkezi Ankara

NOVAART Tüp Bebek Merkezi Ankara, çiftlerin bebek sahibi olma yolculuğunu en üst düzeyde desteklemektedir. Kişiselleştirilmiş tedavi yaklaşımları ve ileri düzey embriyoloji laboratuvarı ile, uzman ekibimiz tüp bebek tedavisinde en son gelişmeleri uygulamaktadır. Başarıyı artırmak için modern teknolojiler ve bilimsel yenilikler kullanılarak, her adımda en iyi sonuçları elde etmeyi hedefliyoruz.

 


embriyo-transferi.jpg

Günümüz teknolojisi ve klinik gelişmeler sayesinde %50’yi aşan bir başarı oranına sahip olan tüp bebek tedavisi yine de her zaman gebelikle sonuçlanamayabilir. Her ne kadar birçok faktör üzerinde kontrol sahibi olunamayan bir süreç olsa da, tüp bebek tedavisinin başarısızlıkla sonuçlanmaması için ebeveyn adaylarının alabileceği bazı önlemler bulunmaktadır.

 

Sağlıklı Bir Yaşam Tarzı Benimseyin

Ebeveyn adaylarının hayat koşullarını ve sağlıklarını iyileştirecek bir yaşam tarzını doktorları eşliğinde belirlemeleri ve uygulamaları, tüp bebek tedavisinin başarısı için oldukça önemlidir. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve sigara ile alkolden uzak durmak gibi faktörler bu kapsamda değerlendirilebilir. Ayrıca, stresin azaltılması ve yeterli uyku gibi genel sağlık koşulları da dikkate alınmalıdır.

 

Yumurta Kalitesini Artırmaya Yönelik Tedaviler

Tedavi sırasında yüksek doz yumurta uyarıcı ilaçlar yerine, daha düşük doz ilaçlarla daha kaliteli yumurtalar elde etmeye yönelik tedaviler uygulanabilir. Bu, yumurta kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilir. Yumurta kalitesini artırmak için, doktorlar antioksidan takviyeler, DHEA (dehidroepiandrosteron) gibi hormon destekleri ve diğer besin takviyelerini önerebilir.

 

Uygun Gebelik Zamanını Belirleyin

Anne adayından adet dönemi içerisinde alınan biyopsiler ile (günleme) ayın hangi gününde gebe kalmanın daha uygun olduğu tespit edilebilir ve transfer planı buna göre ayarlanabilir. Bu, embriyo transferinin başarılı olma şansını artırabilir. Ayrıca, adet döngüsünün çeşitli evrelerinde hormon düzeylerinin izlenmesi de doğru zamanlamanın belirlenmesine yardımcı olabilir.

 

Destekleyici Tedaviler

Embriyo transferi için hazırlık sürecinde destek tedavileri, serumlar ve gebelik aşısı uygulamaları yapılabilir. Histeroskopi ve endometrial hasarlama gibi yöntemlerle rahim içi dokusu incelenebilir ve tedavi edilebilir. Histeroskopi ile rahim içinde polip, miyom, yapışıklık gibi problemlerin tespit edilmesi ve tedavi edilmesi mümkündür. Endometrial hasarlama ise, rahim içi dokusuna ufak hasarlar vererek, embriyo transferinin başarılı olma şansını artırmayı amaçlar.

 

İleri Teknoloji Yöntemleri

 

Asisted Hatching (AHA): 

Embriyonun etrafındaki koruyucu zar, embriyonun rahim duvarına tutunmasını kolaylaştırmak için inceltilir veya açılır.

 

Blastokist Transferi: 

Embriyoların beşinci veya altıncı günde transfer edilmesi, daha yüksek başarı oranları sağlayabilir.

 

Salpenjektomi: 

Hidrosalpinksle uyumlu tüplerin çıkarılması, embriyo transferinin başarısını artırabilir.

 

Embriyoskop: 

Embriyoların 24 saat boyunca gözlemlenmesini sağlayan bir cihazdır. Bu sayede en kaliteli embriyolar seçilebilir.

 

Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT): 

Genetik anomali taşımayan embriyoların seçilmesi sağlanır ve bu embriyolar transfer edilir.

 

Gebelik Aşısı

Gebelik aşısı, embriyonun rahime tutunma şansını artırmak için kullanılan bir yöntemdir. Özellikle kötü yumurtalık rezervi olan ve standart tüp bebek tedavilerinde başarı sağlanamayan hastalar için doğal siklus ve mini siklus İVF yöntemleri uygulanarak başarı artırılabilir.

 

NOVAART Tüp Bebek Merkezi Ankara

NOVAART Tüp Bebek Merkezi Ankara, her çiftin benzersiz ihtiyaçlarını karşılamak için kişiye özel tedavi planları sunmaktadır. Yüksek başarı oranlarına sahip olan merkezimiz, en modern embriyoloji laboratuvarı ve deneyimli uzman kadrosu ile donatılmıştır. Yenilikçi teknolojiler ve bireyselleştirilmiş tedavi yöntemleri sayesinde, çiftlerin hayallerine kavuşmalarına yardımcı oluyoruz.

 


novaart-logo-disi

NOVAART TÜP BEBEK MERKEZİ olarak, ”yeni bir hayat” sloganıyla yola çıktık. Mesleki hayatlarını infertilite-tüp bebek konusuna adamış olan uzman hekim kadromuzla, sizleri en büyük hayalinize kavuşturmak için, en son teknolojik gelişmeleri kullanarak, size özel tedavi programlarını uygulamak ve mutluluğunuzu paylaşmak istiyoruz.

NovaArt Tüp Bebek © 2021 Tüm Hakları Saklıdır