+90 312 220 40 20+90 544 220 40 24Çukurambar Mh. 1425. Caddesi (41. Cd.) No:26/B Çankaya/Ankara


Blog

BLOG / YAZILAR

tup-bebek-tedavisi-sonucu-dogan-bebeklerde-gelisim-riski-olur-mu-1200x800.jpg

Bebek sahibi olmak pek çok çiftin en büyük hayallerinden birisidir. Bunun için doğal yollar denenerek bebek sahibi olunmaya çalışılır. Fakat doğal yollarla birçok kişi bebek sahibi olamayabilir. Bu durumda farklı tedavilere başvurulmaktadır ve tüp bebek tedavisi son dönemde normal yollarla bebek sahibi olamayanların en büyük umududur.

Tüp bebek alanında ilk günden bu yana gelişmeler sürekli devam etmektedir ve yeni yöntem ve araştırma sonuçlarıyla hem tedavilerin başarı oranı arttırılmakta hem de tedavi süreci daha kolay hale getirilmektedir. Ancak bazı sorular çiftlerin akıllarında fazlasıyla yer etmektedir. Bunlardan birisi de tüp bebek tedavisi sonucu oluşan bebekler normal gebeliklere göre anomali ve gelişim açısından daha fazla risk taşır mı olmaktadır ve tüp bebek ve normal bebek arasındaki anomali oranlarındaki fark merak edilmektedir. Bunu şöyle detaylandırabiliriz:

  • Tüp bebek ve normal bebek arasında anomali oranı açısından önemli bir değişiklik olmamaktadır. Ancak şiddetli erkek faktörü olan ve mikroenjeksiyon uygulanan kişilerde cinsiyet kromozomu bozukluklarında minimal seviyede bir artış gözlemlenebilmektedir.
  • Kimi çalışmalarda kalp anomalileri, nöral tüp defektleri ve hipospadias gibi anomalilerde hafif bir artışa rastlanabilmektedir. Genel olaraksa tüp bebek ve normal bebek arasında herhangi bir değişiklik olmamaktadır.
  • Dünya genelinde yapılan araştırmalarda ve merkezimizdeki deneyimlerimizde anomali açısından normal gebelikle tip bebek gebeliklerinde herhangi bir risk artışı söz konusu olmamaktadır. Bu bebeklerin yaşamları boyunca zekâ ve davranış gibi gelişimlerinde de herhangi bir farklılık gözlemlenmiş değildir.

Tüp Bebek ve Normal Bebek Arasındaki Farklar Nelerdir?

Tüp bebek ve normal bebek arasındaki farklar fazlaca merak edilmektedir. Her iki bebeğin doğumdan sonraki sürecinde herhangi bir fark yoktur. Temel fark yumurtalıkların döllenmesine yönelik ilk aşamadadır. Bu esnada anne adayının yumurtalıklarının geliştirilmesi için ilaçlar kullanılmaktadır. Bu sayede anne adayının adet döngüsünde birden çok yumurta elde edilebilmektedir. Elde edilen yumurtalar seçilen en kaliteli spermlerle döllendirilmektedir. Gebelik oluştuktan sonra hamilelik belirtileri ve hamilelik süreçlerinde, bebeklerin fonksiyonlarında herhangi bir fark yoktur.

Tüp Bebek Tedavisinde Kullanılan Hormonların Etkisi Nedir?

Tüp bebek ve normal bebek arasındaki farklarda özellikle tüp bebek tedavilerinde kullanılan hormonların sağlık açısından bir zararı olup olmadığı, kanser yapıcı etkisi bulunup bulunmadığı da merak edilmektedir. Tüp bebek tedavilerinde kullanılan hormonların ciddi olmayan yan etkileri olabilmektedir. Fakat bunlar geçici yan etkilerdir. Kalıcı yan etkiler gözlemlenmiş değildir.

Dünya genelinde tüp bebeklerde yapılan araştırmalarda kanserojenik etki de gösterilmemiştir. Tedavilerde kullanılan hormonlar dünyada çok yaygın biçimde tüketilmekte ve her çıkan preparat sıkı şekilde kontrol edilmektedir. Bütün tedavi sürecinde en önemli detay ise uzman doktorlardan hizmet almaktır ve merkezimizde en gelişmiş yöntemlerle kişiye özel tedavi süreci yürütülmektedir.


tup-bebek-tedavisi-ile-ikiz-ucuz-gebelik-artar-mi-1200x803.jpg

Bebek sahibi olmak isteyen çiftler için son dönemde tüp bebek tedavileri büyük umut olmaktadır. Tüp bebek tedavisinde sperm ve yumurta yapay yollarla döllenerek tüp bebek meydana gelmektedir. Bu tedaviye sperm morfolojisi ve aktivitesi döllenme için uygun olmadığı durumlarda başvurulmaktadır. Sperm sayısının az olduğu durumlarda döllenmenin gerçekleşmesi zordur. Aynı zamanda kadınların üreme organlarının morfolojisinin döllenmeye uygun olmaması da hamilelik olasılığını azaltmaktadır. Gerekli tetkik ve muayeneler sonrasında çeşitli tedavi planlamaları yapılabilmektedir.

Tüp bebek tedavisiyle alakalı en çok akla gelen sorulardan birisi tüp bebek tedavisi ile ikiz, üçüz gebelik şansı artar mı olmaktadır. En basit haliyle bu soruya evet cevabı verilebilir. Tüp bebek tedavilerinde ikiz bebek olasılığı normal gebeliğe göre 20 kat, üçüz, dördüz olasılığı 400 kat artmış bulunmaktadır.

Tüp Bebek Tedavisi ile İkiz, Üçüz Gebeliğin Nedenleri

Tüp bebek tedavisi ile ikiz, üçüz gebelik şansı embriyo transferinden dolayı artmaktadır. Tüp bebek işlemlerinde çoğul gebeliği azaltmak için transfer edilen embriyo sayısının azaltılması planlanır. Kimi ülkelerde bu konuda kısıtlama mevcut olup en çok 2 embriyo transfer edilebilmektedir. Ülkemizdeki tüp bebek tedavi yönetmeliğine göre de en çok 2 embriyo transferi yapılabilmektedir.

Tedavide transfer edilen embriyo sayısı 3-4 olduğundan çoğul gebelik oranı artmaktadır. Özellikle de beş ve üzeri embriyo transferi yapıldığında çoğul gebelik şansı çok daha artmaktadır. Gebelik oranları 3-4 embriyo transferinde yüzde 40’lardayken 1-2 embriyo transferinde yaklaşık yüzde 18-20’lere düşmektedir. Bu nedenle gebelik elde etmek için 3-4 embriyo transferi en yaygın uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kendiliğinden oluşan gebeliklerde ikiz gebelik tek yumurtanın bir spermle döllenmesiyle ve daha sonra embriyonun ikiye bölünmesiyle oluşur. Embriyonun ikiye bölünmesi ve tek yumurta ikizine sebep olması veya aynı yumurtlama ayında yumurtlanan iki ayrı yumurtanın iki ayrı spermle döllenmesiyle gerçekleşir. Tüp bebek tedavisindeyse tüp bebek tedavisi ile ikiz, üçüz gebelik şansı için iki, üç embriyo transferi yapılmalıdır.

Tüp Bebek Tedavisi ile İkiz, Üçüz Gebelik Riskli Midir?

Tüp bebek tedavisi ile ikiz, üçüz gebelik şansı oldukça fazladır. 35 yaş altı kadınlarda 2 embriyo transferinde ikiz gebelik şansı yüzde 25-30 oranında artabilmektedir. Bu ise pek arzu ettiğimiz bir durum değildir. Bu yüzden tüp bebe uygulamalarının esaslarının belirlendiği yönetmelik çerçevesinde 35 yaş altı kadınlarda ilk iki tüp bebek uygulamasında tek embriyo nakledilmektedir. Üçüncü denemeden itibaren ve kadın yaşı 35 üstü ise çiftlerde 2 embriyo nakline izin verilmektedir.

İkiz, üçüz gebelik varlığında gebelik sürecinde çeşitli riskler olabilir:

  • İkizlerden birinin gelişiminin devam etmeyip kaybedilebilmesi ve gebeliğin tekiz olarak devamı,
  • Her iki bebeğin de düşükte kaybedilmesi,
  • Gebelik seyri boyunca annede gebelik şekeri, gebelik tansiyonu gibi riskler,
  • Erken doğum riskleri.

tup-bebek-tedavisi-ile-dis-gebelik-riski-artar-mi-1200x800.jpg

17 Mart 2023 BlogTüp Bebek

Dış gebelik fazlaca gündeme gelen bir mevzudur. Sperm ile yumurtanın birleşmesiyle oluşan hamilelik ürününün normal yerleşim yeri rahim içiyken başka bir yerde yerleşmesine dış gebelik adı verilir. Genellikle tüplerde, yani rahim ile yumurtayı bağlayan kanalcıkta, yerleşmesi ve burada gelişmesiyle dış gebelik meydana gelmektedir.

Dış gebelik anormal bir hamilelik olup erken evrelerde teşhis edilirse ameliyat yapılmadan tedavi uygulanabilir. Tedavide geç kalınırsa karın içerisinde hayatı tehdit eden kanamalara yol açabilir. Yakın takip ve tedavi hayat kurtarıcı olmaktadır.

Doğal gebelikte olduğu gibi tüp bebek tedavisiyle elde edilen gebelikte de dış gebelik riski bulunur. Tüp bebek tedavilerinde yüzde 2-5 oranında dış gebeliğe rastlanmaktadır. Bu da doğal gebeliğe nazaran daha yüksek bir olasılıktır. Bunun en temel nedeni tüp bebek uygulanan kadınların büyük kısmının tüplerinde sorun bulunmasıdır. Bu aynı zamanda tüp bebek tedavisi ile dış gebelik riski artar mı sorusunun da cevabı niteliğindedir.

Tüp bebek tedavisi ile dış gebelik riski artar mı? Doğal yollarda gebe kalanlarda dış gebelik oranı yüzde 1 seviyesindedir. Fakat tüp bebek tedavilerinde follop tüplerinde zedelenmenin olduğu durumlar gibi altta yatan bazı nedenlere bağlı olarak dış gebelik riski artabilmektedir.

Tüp Bebek Tedavisinde Dış Gebelik Belirtileri

Tüp bebek tedavisi ile dış gebelik riski artar mı sorusu ile birlikte dış gebelik belirtilerinin neler olduğu da fazlaca merak edilmektedir. Bir tüp bebek tedavisinde embriyo transferinden 12-14 gün sonra bakılan kanda gebelik testiyle gebeliğin meydana gelip gelmediği tespit edilir. Başlıca belirtiler şunlardır:

  • Normal gebelik gibi adet gecikir ve gebeliğin diğer belirtileri meydana gelebilir.
  • Belli belirsiz, düzensiz âdet kanaması olabilir.
  • Kasık ağrısı yaşanır.
  • Gebelik süresi uzadıkça kasık ağrısı artar.
  • Baş dönmesi, idrar çıkışında azalma, tansiyon düşüklüğü, baygınlık hissi gibi belirtiler kendisi göstermeye başlar.

Tüp Bebek Tedavisinde Dış Gebelik Problemi Sonrası Yeniden Tüp Bebek Tedavisi

Tüp bebek tedavisi ile dış gebelik riski artar mı ile birlikte en çok merak edilenlerden birisi tüp bebek tedavisinden sonra dış gebelik problemi yaşayan anne adayının yeniden tüp bebek tedavisi alıp alamayacağıdır. Dış gebelik ameliyatı sonrası birkaç aylık iyileşmeden sonra yeniden tüp bebek tedavisi uygulanmasında herhangi bir mahzur yoktur. Dış gebelik ameliyatında rahim ile yumurtalığı bağlayan kanalcık alınırsa tüp bebek yöntemiyle yeniden tedaviye başlanmasında herhangi bir sakınca bulunmaktadır.

Tüp bebek tedavisi uygulanabilmesi için tüplere gereksinim yoktur. İki tüpü de ameliyatla alınmış hastalarda da aynı şekilde tüp bebek tedavisi uygulanabilir ve bu durum gebelik şansını düşürmez. Merkezimizde uzman kadrolarımız gerekli bütün tahlil ve muayeneleri yapmakta, tedavi süreçlerini en iyi şekilde planlayarak aklınıza takılan bütün soruları cevaplamaktadırlar.


tup-bebek-tedavisinin-basarili-olmasi-icin-1200x800.jpg

13 Mart 2023 BlogTüp Bebek

Tüp bebek tedavilerinde kullanılan teknolojiler Türkiye’de Avrupa ve ABD standartlarındadır. Bu nedenle de tedavilerde başarı oranı oldukça yüksektir. Son zamanlarda yenilenen genetik testler, embriyo, yumurta ve sperm dondurma işlemlerindeki gelişmeler, serum tedavisi, mikro akışkanlı çip uygulaması gibi çalışmalar maksimum gebelik şansı elde etmeye yardımcı olmaktadır. Yine de tüp bebek tedavisinin başarılı olması için ne yapmalı sorusunun cevabı önemini hala korumaktadır.

Tüp Bebek Tedavisinin Başarılı Olması İçin Beslenme Önerileri

Tüp bebek tedavilerinde başarıyı etkileyen çeşitli etmenler vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

  • Anne Adayının Yaşı: Tüp bebek tedavilerinde anne adayının yaşı ilerledikçe başarı oranı düşmektedir. Çünkü yaş ilerledikçe yumurtalıklar yaşlanmakta, döllenme oranı azalmakta, rahim içi zarının döllenen yumurtayı tutma yeteneği azalmakta, doğurganlığı etkileyecek cerrahi müdahaleler artmaktadır.
  • Kilo: Aşırı kilo doğurganlığı olumsuz etkilemektedir. Yine çok zayıf olmak da anne adayları için istenmeyen bir durumdur ve aşırı zayıflık da engel oluşturabilmektedir.
  • Sigara: Sigara sağlıklı bir yaşam için uzak durulması gereken bir maddedir. Fakat anne adayı için sigara bağımlılığından kurtulmak çok daha önemlidir. Sigara gebe kalmayı engellemekte, gebelik sürecini olumsuz etkilemekte ve bebek sağlığını tehlikeye atmaktadır.
  • Stres: Anne adaylarının yaşadıkları stres gebe kalma sürecini olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle sosyal yaşam ve çalışma koşulları kaynaklı stres kontrolüne önem verilmelidir.
  • Enfeksiyon: Vajinal enfeksiyonlar, mantarlar, bakteriler ve bazı parazitler aynı zamanda sperm canlılığını da etkilemektedir. Anne adayında enfeksiyon varsa önce bunlar tedavi edilmelidir.
  • Hormonal Bozukluklar: Süt hormonu, tiroit bezi hastalıkları polikistik over hastalığı, doğuştan gelen ya da sonradan gelişen bağışıklık sistemine dair problemler de tüp bebek tedavisini olumsuz etkileyebilmektedir. Bunlar tespit ve tedavi edilmelidir.
  • Yumurta Rezervi: Yumurtanın yaşlanması hamileliği zorlaştırır. Bu nedenle bugün özellikle 35 yaşından sonra döllenmiş yumurtaların dondurularak saklanması gibi çözümler düşünülebilmektedir.
  • Sperm: Sperm sayısı ve kalitesi de tedavide önemlidir. Bunun için spermiyogram testi yapılmalı, gerekirse tedaviye başlanmalıdır.

Tüp bebek tedavisinin başarılı olması için ne yapmalı sorusuna karşılık beslenme çok önemli olup ideal kilo yakalanmaya çalışılmalıdır. Bol sıvı alınmalı, vitamin ve mineral ağırlıklı beslenilmelidir. Sigara ve alkol alınmamalı, alınan ortamlardan uzak durulmalıdır.

Tüp Bebek Tedavisinde Tıbbi Faktörler

Tüp bebek tedavisinin başarılı olması için ne yapmalı kadar tüp bebek tedavisinin başarısını etkileyen tıbbi faktörler de önemlidir. Tıbbi faktörlerden birisi yaş olup 35 yaştan sonra canlı doğum oranları düşmeye başlamakta, 40’tan sonra önemli ölçüde azalmaktadır.

Ayrıca kadının boy, kilo oranı, azalmış yumurta rezervi, erkek faktörü, polikistik over sendromu, rahim içinde miyom ya da yapışık embriyonun tutunmasını engelleyen faktörlerin olup olmaması da önemlidir. Yine çikolata kisti varlığı, daha önce canlı doğum yapmış olma, genetik hastalıklar, kanser ya da kronik hastalık varlığı da tıbbi faktörlerdendir.

Merkezimize başvuran çiftlerimizde gerekli bütün değerlendirmeler yapılmakta ve tüp bebek tedavisinin başarılı olması için ne yapmalı sorusunun cevabı detaylıca uzmanlarımızca paylaşılmaktadır.


tup-bebek-tedavisinde-kullanilan-hormonlor-1200x801.jpg

3 Mart 2023 BlogTüp Bebek

Tüp bebek, bebek sahibi olmak isteyen; fakat normal yollarla bebek sahibi olamayan çiftlerin son dönemdeki en büyük umudu olmaktadır. Uzun yıllardır normal yolla bebek sahibi olamayan pek çok kişi tüp bebekle bebek sahibi olabilmiştir. Tüp bebek tedavilerinde hala gelişmeler devam etmekte, başarı oranını arttıracak çözümler üzerinde çalışmalar sürmektedir.

Tüp bebek tedavisi sürecinde kişileri tedirgin eden konular vardır. Bunlardan birisi tüp bebek tedavisinde kullanılan hormonlar sağlık için zararlı mıdır olmaktadır. Anne adayının sağlığının olumsuz etkilenip etkilenemeyeceği ihtimalleri düşünülmektedir. Dünyadaki ilk tüp bebek 25 Temmuz 1978 tarihinde dünyaya gelmiştir ve o günden günümüze tüp bebek tedavilerinde gelişmeler hala sürmektedir.

Bugüne kadar yapılan araştırmalarda kullanılan hormonların ciddi olmayan yan etkileri olabildiği; fakat bunların geçici yan etkiler olduğu tespit edilmiştir. Dünya genelinde yapılan tüp bebek tedavisi gözlemlerinde geniş serilerde sağlık için herhangi bir zararının olmadığı tespit edilmiştir. Zaten tedavilerde kullanılan hormonlar dünya çapında yaygın şekilde tüketilmektedir ve her çıkan hormon sıkı kontrollerden geçmekte, daha sonra piyasaya sürülmektedir.

Tüp bebek tedavisinde kullanılan hormonlar sağlık için zararlı mıdır sorusuna karşılık tüp bebek tedavilerinde kullanılan ilaçlar vücudun yabancı olmadığı hormonlara sahiptir. Bunlar FSH ve LH hormonlarıdır.

Tüp Bebek Tedavisinde Kullanılan Hormonlar Kanser Yapar Mı?

Tüp bebek tedavisinde kullanılan hormonlar sağlık için zararlı mıdır, kanser yapıcı etkisi var mıdır? Bu konuda şu kanser türleri ilk akla gelenlerdir:

  • Endometrial (rahim) kanseri: Araştırmalarda tüp bebek tedavisi gören kadınlarda rahim kanseri yönünden herhangi bir risk artışı görülmemiştir. Kullanılan ilaçlardan çok infertilite nedeni bazı hasta gruplarında risk çoğalabilmektedir. Özellikle kilolu kadınlarda rahim kanseri riskinin arttırdığı tespit edilmiştir.
  • Yumurtalık kanserleri: Yumurtalık kanseri açısından da tüp bebek tedavisi kaynaklı bir risk artışı gözlemlenmemiştir. Tedavi amaçlı kullanılan ilaçlar kanser riskini arttırmamakta, fakat infertiliteye sebep olan faktörler kanser riskini biraz yükseltebilmektedir.
  • Meme kanseri: Yapılan geniş çaplı araştırmalarda tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçların meme kanserini de arttırmadığı tespit edilmiştir.

Tüp Bebek Tedavisinde Kullanılan Hormonlar Anomali Riskini Arttırır Mı?

Tüp bebek tedavisinde kullanılan hormonlar sağlık için zararlı mıdır sorusu ile birlikte en çok akıllara gelen konulardan birisi de anomali riskidir. Tüp bebek tedavisi onucu oluşan gebelikle normal gebelik arasında herhangi bir anomali riski farkı yoktur.

Dünya genelinde birçok seride ve merkezimizdeki deneyimlerimizde anomali açısından normal gebelikle tüp bebek gebeliklerinde herhangi bir risk artması bahis mevzu değildir. Tüp bebek tedavisi sürecinde hangi hormonların, ne seviyede kullanılacağı kişiye göre belirlenmelidir. Merkezimizde uzman ekiplerimiz en modern tedavi yöntemleri kullanmakta, gerekli bütün tetkik ve muayeneler çerçevesinde kişiye özel tedavi süreci planlanmaktadır.


nadas-teknigi-nedir-1200x800.jpg

13 Şubat 2023 BlogTüp Bebek

Tüp bebek yöntemi, toplumda doğum oranını desteklemek ve yükseltmek için en çok tercih edilen yardımcı üreme teknolojisinde kullanılan bir tekniktir. Tüp bebek tedavilerinin birçok farklı yönü olduğu gibi tedaviyi etkileyen birden fazla faktör dikkate alınarak tedavi sürdürülmektedir. Başarısız olma ihtimalinin her zaman olduğu tüp bebek tedavisinde sonuçları iyileştirmek için birçok araştırma ve geliştirme yapılmaktadır.

Tüp bebek tedavisinin sonuçlarını etkileyen başlıca faktörler:

  • Yaş,
  • Sperm kalitesi,
  • Fertilizasyon oranı,
  • Embriyo kalitesi,
  • Transfer edilen embriyoların sıklığı,
  • Endometriyal kalınlık ve
  • Rahmin embriyoyu tutacak kadar sağlıklı olması olarak kabul edilmektedir.

Nadas tekniği rahim içi zarında bulunan özel gömülgenlik destekleme hücrelerini arttıran ve uyaran bir sıvının rahim içine verilerek, bağışıklık hücrelerinin arttırılması ve rahim zarının kalınlaştırılması ile tüp bebek tedavisinde başarı oranını arttıran bir yöntemdir.

Özellikle, üç veya daha tüp bebek denemesi olmuş ancak başarıya ulaşamamış kadın hastalar için önerilen bu yöntemle, başarılı gebelik oranı %17.50’den %40.91’e kadar çıkmaktadır.

Nadas Tekniği Uygulaması

Teknolojik gelişmelere rağmen, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında, endometriyal kavitenin yetersiz olmasının büyük bir yeri olduğu tespit edilmiştir. Bu sebeple, rahim içinin ve iç zarının  doğru şekilde değerlendirilmesi önem arz etmektedir. Ultrasonografi, endometrial kaviteyi değerlendirmek için tek başına olmadığından bu değerlendirmelerde histerokopi tercih edilir.

Histereskopi, anestezi uygulanmadan kısa sürede ve birden fazla rahim problemini aynı seansta teşhis ve tedavi edebilmesi sebebi ile hem daha kolay hem de daha acısız muayene fırsatı sunan bir rahim içi muayene yöntemidir.Nadas tekniği kullanılmadan önce bilinmesi gereken tüm rahim içi detayları bu yöntem sayesinde öğrenilebilmektedir.

Rahim içi muayenesi tamamlandıktan sonra, oluşturulan embriyolar dondurulmakta, sonraki ay hastanın rahmine küçük kesiler atılarak, içerisinde rahmi destekleme hücrelerinin sayısını arttıran özel bir sıvı verilmektedir. Bu işlem sonrasında rahim, embriyo transferine hazır hale gelene kadar nadasa bırakılmaktadır.

İsmini de bu yöntemden alan nadas tekniği uygulaması sayesinde, rahim içi zarının kalınlaşarak, embriyoyu tutacak kadar sağlıklı hale gelmesini sağlanmaktadır.

Rahim yeterli sağlamlığa ulaştığında ise, dondurulan embriyolar çözdürülerek, ana rahmine transfer edilmektedir.

İşlem, toplamda 10-15 dakika sürmekte, anestezi uygulanmadan tamamlanabilmektedir.

Nadas Tekniği Başarılı mı?

Dünya üzerinde kadın nüfusunun %22’sinde sebebi bilinmeyen kısırlık olduğu bilinmektedir. Bu durumlarda, çoğunlukla, başarı oranı en yüksek olan tüp bebek tedavisi tercih edilmektedir. Ancak, ilerleyen yaş ve farklı faktörlerden dolayı tüp bebek tedavisinde başarı sağlanamaması mümkündür.

Nadas tekniği, embriyonun tutunabilmesi ve gelişebilmesi için gereken rahim içi zarı kalınlığını arttırması ve daha sağlıklı bir rahim içi oluşmasına yardımcı olması sebebi ile tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarının önüne geçmektedir.

Tüp bebek tedavisinde uzman kadromuzla, birden fazla kere tüp bebek başarısızlığı olan kadınlar için %41’e varan başarı oranına ulaşmış bulunuyoruz.


rahimdinlendirme-2.jpg

Rahim Dinlendirmeden Sonra Transfer Ne Zaman Olur?

Geçmiş yıllarda çok az sayıda hastada uygulanan bu yöntemi artık çok daha sayıdaki hastada gerçekleştirebiliyoruz. Bunun en önemli sebebi, gelişen laboratuvar teknolojileri ve bunu takiben embriyo dondurma tekniklerine ulaşılan yüksek başarılardır. İlk zamanlarda vücudunda tedavide kullanılan hormon ve ilaçlara karşı aşırı hassasiyet görülen hastalarda zorunlu olarak uygulanmaktaydı. Günümüzde ise tedavi sürecinde rahim ortamında bozulma görülen ya da ilaçlara bağlı olarak gebelik başarısında rahim ortamı kaynaklı azalma olabileceğini düşündüğümüz hastalarda da rahat bir şekilde kullanmaktayız.

Rahim dinlendirme sonrası donma çözme siklusu için tedaviye başlanan ay, hastalarımıza önceden anlatmış olduğumuz tedavi şemasına uyarak gelmelerini istiyoruz. Bazı hastalarımızda önden ilaçlı bir tedavi protokolü uygularken, bazı hastalarımıza da herhangi bir ilaç kullanmadan direkt gelmelerini istiyoruz. Uyguladığımız protokol kapsamında gerçekleştirdiğimiz ultrason ve kan takiplerine göre transfer gününü belirliyoruz. Zamanlama bakımından eğer hastamız tercih ederse yumurta toplama sonrasındaki ilk adetle bile dondurulmuş embriyonun nakil edilmesi için planlama yapılabilmektedir.

Rahim Dinlendirme Ne Kadar Sürer?

Rahim dinlendirme süreci 2 ayrı aşamada tamamlanır:

  • Birinci aşama; yumurtaların uyarılması (10 gün ile 12 gün arası), yumurta toplamanın ardından 5. gün blastokist aşamasına ulaşmış olan tüm embriyoların dondurulması ile beraber 2 hafta ile 2,5 hafta arasında sürer.
  • İkinci aşama; rahim hazırlanması, embriyoların çözülmesi ve embriyo transferinin yapılması sürecinde ise 7-10 gün kadar süreye ihtiyacımız vardır.

Rahim dinlendirme yönteminde hedefimiz taze transfer yapmaktır. Rahim dinlendirmede süre bakımından toplama sonrasındaki ilk adet ile bile donmuş olan embriyonun nakil edilmesi için hazırlık yapılmaya başlanabilir. Hastamızın istediği başka bir ayda da plan yapılabilir.

Rahim dinlendirme yönteminin uygulanmasına karar verilen çiftlerde yumurta toplama işlemi sonrasında hem ağrı oluşmaması için hem de enfeksiyon riski olmaması bakımından 7-10 gün süre ile cinsel ilişki olmamasını tavsiye ederiz.

Rahim Dinlendirme Her Klinikte Uygulanabilir Mi?

Rahim dinlendirme yönteminin başarılı olabilmesi için embriyoların son derece yüksek başarı oranları ile dondurulabilmesi ve istenildiği zaman herhangi bir şekilde zarar görmeden çözülmesi gerekir. Bu teknolojiyi uygun şekilde ve etkin kullanabilen merkezlerde rahim dinlendirme yöntemi uygulanan hastalarda, taze transfer yapan hastalara oranla %5 ya da %15’e kadar daha yüksek hamilelik oranları sağlanabilmektedir.

Diğer taraftan embriyo çözme ve dondurma uygulamalarının başarılı bir şekilde yapılmadığı kliniklerde hamilelik oranlarında ek artış gözlemlenemediği gibi taze embriyo transferlerine kıyasla daha düşük hamilelik başarısı da elde edilebilmektedir. Bundan ötürü rahim dinlendirme yönteminde başarıya giden anahtar, klinik içerisinde verimlilik ve yüksek teknoloji ile çalışan bir embriyo laboratuvarının olmasıdır. Novaart Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezimizde yüksek teknolojik donanıma sahip olan embriyoloji laboratuvarlarımızda çözme ve dondurma işlemlerinde başarılı sonuçlar elde edebiliyoruz.


shutterstock_482984566_16_9_1562757564-880x495_16_9_1568546908.jpg

Rahim Dinlendirme Neden Ve Nasıl Yapılır?

Rahim dinlendirme neden ve nasıl yapılır? Normal fizyolojik süreçte kadınlarda beyinden salgılanan FSH-LH hormonunun etkisi ile yumurtalıklarda yer alan yumurta hücreleri harekete geçerler. O ay için antral folikül seviyesinde olan 1 folikül ya da 2 folikül, salgılanan folikül geliştirici hormonunun etkisi ile büyüme başlar.

Yarışa katılmayan ve geride kalan diğer foliküller ise vücut tarafından emilerek atılırlar. Bu sırada büyümeye devam eden folikülden estradiol hormonu salgılanarak rahim içini hamilelik için hazır bir hale getirmek için kalınlaştırır. Folikül belirli bir aşamaya geldiği zaman çatlar ve çatlayan folikül corpus luteum adı verilen bir yapıya dönüşür. Bu yapıdan da progesteron hormonu salgılanır ve rahim içerisini bebeğin tutunmasına hazır bir hale getirir. Eğer o ay içerisinde hamilelik oluşması ise hamilelik için hazırlanan rahim içi ortam, adet ile beraber atılır ve döngü devam eder.

Tüp bebek tedavisinde o ay vücudun eriterek dışarıya attığı folikülleri de dışarıdan yumurta uyarıcı ilaçlar kullanarak geliştirilir ve kontrollü bir indüksüyon süreci gerçekleştirilir. Bu aşamada eğer rahim dinlendirme yöntemi uygulanan hastada 15’den daha fazla sayıda yumurta gelişti ise aşırı uyarım sendromu (OHSS) gelişmemesi için taze transfer yapmayarak bütün embriyoları dondurmayı ve 1-2 ay geçtikten sonra donma çözme siklusu planlaması tercih edilir.

Rahim Dinlendirme Nasıl Yapılır?

Rahim dinlendirme neden ve nasıl yapılır? Sorusu kullanıcılar tarafından oldukça merak edilmektedir. Rahim dinlendirme, seçilmiş olan hastalarda taze transfer yapmayarak o ay uygun kriterleri taşıyan tüm embriyoların dondurularak saklanması ve transferlerin ilerleyen aylarda planlanması sürecini kapsamaktadır.

Dondurulmuş olan embriyonun nakil edilebilmesi için tercih edilen hazırlık protokolü uygulandıktan sonra embriyo çözülerek rahime nakledilir. Bu kapsamda 2 farklı hazırlık protokolü bulunmaktadır. Bu protokoller doğal siklus ve ilaçlı hazırlama protokolleridir. Hasta için en uygun olan hazırlama protokolünü doktor tercih edecektir.

Rahim Dinlendirme Yönteminin Uygulanması Gereken Hasta Grupları

Rahim dinlendirme neden ve nasıl yapılır? Rahim dinlendirme yönteminin muhakkak gerekli olduğu ya da hamilelik başarısı bakımından daha iyi olabileceği hasta gruplarını şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Yumurta sayısının fazla olup hamilelik durumunda aşırı uyarılma ya da hiperstimülasyon sendromu geliştirme riski yüksel olan hastalar,
  • Hormon değerlerinde tüp bebek tedavisine bağlı olarak yükseklik tespit edilen hastalar,
  • Embriyoya tam kromozomal tarama yapılacak olan hastalar,
  • Tekrarlayan tüp bebek tedavisi başarısızlığı sebebiyle yapılan teste göre transfer günü kişiselleştirecek olan hastalar,
  • Rahim içerisinde transfere engel oluşum tespit edilen ya da rahim içi yeteri kadar gelişim göstermemiş olan hastalar,
  • Rahim içerisinde ya da tüplerde sıvı toplaması olan hastalar.

Rahim dinlendirme neden ve nasıl yapılır? Sorusunun cevabı ile ilgili daha detaylı bir şekilde bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.


ac5e7474-d671-4ce5-b056-d1afabc69e2c.jpg

7 Ocak 2023 GenelTüp Bebek

Rahim Dinlendirme Yöntemi Nedir?

Rahim dinlendirme yöntemi nedir? Rahim dinlendirme yöntemi seçilmiş hasta gruplarında uygulanan bir tedavi yöntemidir. Tüm bebek tedavisi sürecinde hastalarımıza uygulamış olduğumuz tedavi protokolleri, hastadan hastaya göre değişiklik göstermektedir.

Günümüzde pek çok çiftin tüp bebek tedavisine başvurması sebebiyle bu alanda hızla gelişmeler yaşanmaktadır. Tüp bebek tedavisinde başarı elde edilen embriyoların kalitesine göre değişiklik göstermektedir. Tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçlar ve tedavi için uygulanan testler rahim dokusunun zaman içerisinde yorulmasına sebep olmaktadır. Bu durumda sorunların ortaya çıkmaması için rahim dinlendirme yönteminden faydalanılır.

Normal koşullarda tedavi süreci;

  • Yumurtalıkların uyarılması,
  • Yumurta toplama,
  • Döllenme,
  • Embriyoların takibi
  • Embriyo transferi şeklinde ilerlemektedir.

 

Rahim dinlendirme tedavisi uygulanacak olan hastada ise uygun kaliteye sahip olan tüm embriyoları

  1. gün ya da 6. gün blastokist aşamasında iken dondurarak o ay taze transfer yapmadan, rahmi 1-2 ay

kadar dinlendirdikten sonra donma çözme siklusu yaparak ilerlenmektedir.

Rahim Dinlendirme Yöntemi Kimler İçin Uygundur?

Rahim dinlendirme yöntemi nedir? Sorusundan sonra en çok merak edilen soru da bu yöntemin kimler için uygun olduğu sorusudur. Rahim dinlendirme yöntemi eski zamanlarda daha kısıtlı bir kesime uygulanırken günümüzde çok daha fazla sayıdaki kişiye tavsiye edilen bir tedavi çeşididir.

Rahim dinlendirme yöntemi ilk başta tüp bebek tedavisinde kullanılan hormonlara ve ilaç takviyelerine karşı aşırı hassasiyet gösteren hastalara uygulanmaktaydı. Fakat günümüzde, rahim ortamında herhangi bir bozulma ortaya çıkmış olan herkes için tercih edilebilmektedir.

Rahim dinlendirme yöntemi artık tüp bebek tedavisi sırasında herhangi bir problem ortaya çıkmasa da yalnızca sosyal sebeplere bile bağlı olarak yapılmaktadır. Bu süreçte embriyo transferi ertelenmektedir. Bu yöntemde esas olan kısım kaliteli embriyoların başarılı bir şekilde dondurulması ve çözülme sürecinde herhangi bir şekilde embriyoya zarar getirmemesidir.

Rahim Dinlendirme Yöntemi Sonrası Transfer Nasıl Yapılır?

Rahim dinlendirme yöntemi nedir? Rahim dinlendirme yöntemi ortalama 2 ay kadar sürmektedir. Bu süreç içerisinde anne adayları aynı zamanda zihnen de hamileliğe hazırlanma fırsatı bulmaktadır. Rahim dinlendirme tedavi yöntemi ile tüp bebek tedavisinde hamilelik ihtimali de %5 ile %10 oranında artış göstermektedir. Rahim dinlendirme süreci bittikten sonra dondurulmuş olan embriyolar çözülerek anne olmak isteyen hastaya aktarılmaktadır. Çözülme sonrasında uygulanan transfer işlemi taze embriyo transferi ile aynı şekilde ilerlemektedir. Çözme ya da dondurma işlemlerinin başarılı bir şekilde yapılmadığı durumlarda ise hamilelik şansında da olumsuz yönde etkiler ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple rahim dinlendirme uygulaması yüksek teknolojiye sahip olan kliniklerde profesyonel bir şekilde yapılmalıdır.

Bizler Novaart Tüp Bebek ve Kadın Sağlık Merkezimiz ile iletişime geçerek rahim dinlendirme yöntemi nedir? Sorunuzun cevabını detaylı bir şekilde alabilirsiniz. Size anında dönüş yaparak aklınıza takılmış olan soruları yanıtlamaya çalışıyoruz.


63355fdbb57f1525d8158b50.jpeg

13 Aralık 2022 GenelTüp Bebek

Tüp Bebek Sürecinde Erkeğin Test ve Değerlendirmeleri

Tüp bebek sürecine başlamadan önce erkekler için belirli testlerin yapılması zorunlu olmaktadır. Tüp bebek sürecinde erkeğin test ve değerlendirmeleri sonucunda tüp bebek tedavisinin başarısını arttıracak tedaviler yapılmaya başlanmaktadır.

Erkeğin infertilite olması durumunda yapılacak ilk test sperm analizi olmaktadır. Baba olmak isteyen kişilerden alınacak spermin şekli, hareketi ve sayısı titizlikle incelenmektedir. 90 günlük sperm döngüsü süresi içerisinde çift kuyruk ve çift başlı olan spermler bozuk durumda bulunmaktadır. Böyle bir durumda normal yollar ile çocuk sahibi olmak ya gecikmekte ya da engellenmektedir. Bunun nedeni, yumurta içine girme aşamasında ideal kuyruk ve kafa yapısının bulunmaması olmaktadır.

İdeal sperm hareketliliği değerinin en az yüzde 32’lik kısmının ileri yönlü olması gerekmektedir.  Hareketsiz durumda bulunan spermlerin döllenme ihtimali bulunmamaktadır. Şekillerinde herhangi bir sorun bulunmayan spermlerin morfolojik açıdan yüzde 4 ve üzeri bir seviyede bulunması gerekmektedir. Yapılması gereken testlerin tüm aşamalarında uzman kadromuz ve verimliliğimizi artıran ekipmanlarımızdan istediğiniz zaman destek alabilirsiniz.

Erkekler İçin Test Aşamaları

Tüp bebek sürecinde erkeğin test ve değerlendirmeleri aşamasında hormon testleri önemli bir pozisyonda bulunmaktadır.

  • Erkeğin sahip olduğu testosteron seviyesi ve diğer erkek hormonlarının hassasiyet içerisinde incelenebilmesi için hormon testi yapılmaktadır. Hormon testi bir kan testi olmaktadır.
  • Yapılacak genel bir muayene ile jenital organların durumuna bakılmaktadır. Bununla birlikte önceden geçirilmiş rahatsızlıklar ve erkeğin kullandığı ilaçların belirlenmektedir.
  • Ultrason tüp bebek sürecinde erkeğin test ve değerlendirmeleri arasında yer almaktadır. Ultrason ile boşalma sorunlarının tespiti adına, testis torbası ve rektum ultrasonu uzmanlar tarafından talep edilebilmektedir.
  • Kromozom tahlili, istenen bir diğer test olmaktadır. 1 milimetre meni içerisindeki sperm sayısının 5 milyon değerinden az olduğu durumlarda bu test istenmektedir.
  • Yapılan testler haricinde gerekmesi halinde erkeklerin; kan grubu testi, Anti-HCV, HIV, Hbs Ag, LH, FSH, T-Testosteron ve PRL gibi testleri yaptırması gerekmektedir.

Tüm test ve uygulama aşamalarında endişelerinizi ortadan kaldırmak ve en iyi sonuca ulaşmak adına isteklerinizi çok iyi bilerek işlemlerimizi sürdürüyoruz.

Sperm Üretimindeki Sorunların Nedenleri

Tüp bebek sürecinde erkeğin test ve değerlendirmeleri çok önemli bir konumda bulunmaktadır. Erkeğin sperm kalitesinin düşük olmasına belli başlı durumlar sebep olmaktadır. Bu sebepler;

  • Radyoterapi ve kemoterapi gibi ağır tedaviler görmüş olunması
  • Damarlar veya testislere alınan darbelerle birlikte vasküler travma meydana gelmesi
  • İnmemiş testis veya kriptorşidizm şeklinde adlandırılan torbalara testislerin ulaşamaması
  • Varikosel durumu yani testisteki damarların fazla genişlemesi
  • Kromozom rahatsızlıklarının olması
  • Alkol ve maddeye bağımlı olunması şeklinde sıralanmaktadır.

İhtiyaç duyacağınız tüm tedavi destekleri için görevimizin başında bulunuyoruz. Yapılacak testlerin en doğru şekilde değerlendirilmesi ve uygun olan tedavi yöntemine başlanması noktasında sizlere her zaman destek oluyoruz. Dilediğiniz zaman bizimle irtibat kurabilirsiniz.


novaart-logo-disi

NOVAART TÜP BEBEK MERKEZİ olarak, ”yeni bir hayat” sloganıyla yola çıktık. Mesleki hayatlarını infertilite-tüp bebek konusuna adamış olan uzman hekim kadromuzla, sizleri en büyük hayalinize kavuşturmak için, en son teknolojik gelişmeleri kullanarak, size özel tedavi programlarını uygulamak ve mutluluğunuzu paylaşmak istiyoruz.

NovaArt Tüp Bebek © 2021 Tüm Hakları Saklıdır